Asperger Sendromu Nedir?

Asperger sendromu (ya da Asperger bozukluğu), otizm spektrum bozukluklarının bir parçası olabilen sinirsel bir bozukluktur. Asperger sendromlu çocukların ılımlıdan kaba davranışlara geçmesine sebep olan karakteristik davranış bozuklukları vardır. Asperger sendromu bazen yüksek fonsiyonlu otizm (YFO) olarak geçebilir ve ismini Viyanalı hekim Hans Asperger’den alır. Dr. Asperger 1944 yılında, normal zekâ ve dil gelişimi olan fakat otizm benzeri davranışlar sergileyen, sosyal alanda ve iletişim alanında belirgin eksikliklere sahip olan birkaç erkek çocuğun davranış şekillerini tanımlayan bir makale yayımlamıştır. Bu makaleyi 1940ʻlarda yayımlamasına rağmen, 1994’e kadar Mental Bozuklukların Tanısal ve İstatistiksel El Kitabı (DSM-IV)‘nın 4.baskısına eklenmemiştir ve Asperger Sendromu sadece son yıllarda uzmanlar ve aileler tarafından bilinmektedir.

Yüksek Fonksiyonlu Otizm (YFO)
Bilişsel bozukluğu olmayan otizmli bireylerdir. Bazen Asperger sendromuyla eş anlamlı olarak kullanılır.

Tanısal ve İstatistiksel El Kitabı (DSM-IV)

Psikolojik ve psikiyatrik bozuklukların sınıflandırılması için Amerikan Psikiyatri Birliği tarafından hazırlanmış ve yayımlanmış resmi sistemdir. (DSM-V çıkmıştır)

Bu eksiklikler duruma göre değişiklikler gösterse de, sosyal iletişim eksikliği Asperger sendromunun temel özelliğidir. Bu bozukluğa sahip olanlar başlıca dil bozuklukları göstermeseler bile, bu kişilerin asıl konuşma becerileri zayıftır. Asperger sendromu olan çocuklar anlamada ve iletişimin duygusal içeriğini ifade etmekte zorluk yaşadıkları kadar pragmatik cevaplar üretmede de problem yaşarlar.

Sosyal İletişim
Sosyal durumlarda kullanılan dili ifade eder. Okul yılları sırasında, bir çocuğun akran gruplarına girmesinden sorunları çözmesine kadar diğerleriyle etkileşimindeki dil kullanma yeteneğini ifade eder.

Asperger sendromu olan çocukların kelime hazineleri olağanüstü zengin ve nüanslı olabilir; diğer yandan bu çocuklarda aşırı edebi ve sosyal bağlamda dil kullanmada zorluklar da olabilir.

Sözsüz İletişim
İki çeşit kişilerarası iletişim vardır: sözlü ve sözsüz. Sözsüz iletişim, sözcük kullanmadan beden dili, jestler, yüz ifadeleri ya da sembol kullanarak aktarılan bilgiyi kapsar.

DSM-IV, Asperger sendromu için teşhis kriterlerini şöyle vermiştir:

Aşağıdakilerden en az ikisinde ortaya çıkan sosyal etkileşimdeki nitel bozulmalar:
•Göz göze bakışma, yüz ifadeleri, vücut duruşları ve sosyal ilişkileri düzenleyen jestler gibi çoklu sözel olmayan davranışların kullanımında belirgin bozukluklar,
•Gelişim seviyesine uygun yaşıt ilişkilerinin geliştirilmesinde başarısızlık,
•Zevk, ilgi ve başarılarını diğer insanlarla anında paylaşma arayışındaki eksiklik (örneğin, nesneleri diğer insanlara gösterme, getirme ve işaret etmede eksiklik),
•Sosyal ve duygusal karşıtlık eksikliği.

Duygusal Karşıtlık
Diğer insanların duygularına doğru biçimde karşılık verememe, toplumsal bağlama göre davranış modülasyonundaki eksiklik veya sosyal, duygusal ve iletişimsel davranışlardaki uyum zayıflığıdır.

Aşağıdakilerin en az birinde ortaya çıkan ilgi, aktivite ve davranış şekillerinde tekdüzelik, sınırlılık ve tekrar:
•Bir ya da daha fazla kısıtlı ve tek tip ilgi durumlarının, merkezinde ya da yoğunluğunda anormallik olan uğraşlarla çevrelenmesi,

  • İşlevsiz rutinlere veya ritüellere karşı belirgin katı bağlılık,
    •Tek tip ve yineleyici motor tavırları (örneğin, el veya parmak çırpma ya da tüm vücut hareketlerinde bükme veya kıvırma),
  • Nesnelerin parçalarına sürekli ilgi,
  • Sosyal, mesleki ya da işlevselliğin diğer önemli alanlarında klinik açıdan önemli bozulmalara sebep olan rahatsızlık.

Dil:
Dilde klinik açıdan önemli genel bir gecikme yoktur (örneğin; tek kelimeler 2 yaşlarında, iletişimsel kelime öbekleri 3 yaşlarında kullanılır).

Bilişsel Gelişim:
Bilişsel gelişim, yaşına uygun kendi kendine yardım becerilerinde, uyumsal davranışlarda (sosyal etkileşim hariç) ve çocuklukta çevreye karşı merakta, klinik açıdan önemli bir gecikme yoktur. Bu da, normal ya da yüksek zekâ seviyelerine sahip olduklarını gösterir.

Diğer tanı ölçütlerine uymayanlar:
Ölçütler, diğer özel yaygın gelişimsel bozukluklar ya da şizofreni için uygun değildir.

Bilişsel Gelişim
Algı, hafıza, hayal gücü ve dil kullanımını içeren beyin fonksiyonlarındaki gelişim.

Şizofreni
Günlük yaşamdaki işlev düzeyinin kayda değer bozulmasıyla ve davranış, düşünce (halüsinasyonlar ve hezeyanlar) ve duygu bozukluğu olarak ifade edilen kişilik dağılmasıyla tanımlanan psikolojik bir bozukluk.

Kaynak; 100 Soruda Otizm Aileler ve Uzmanlar İçin El Kitabı, Yazar; CampionQuinn, Çeviri; Doç. Dr. Ümit Şahbaz