Mucize Mühendisliği Mümkün mü?

Abademy olarak “Mucize Mühendisliği Mümkün mü?” konusunda Business World Global dergisinde yer aldık.

DERGİ PDF HALİ İÇİN TIKLAYINIZ

“MUCİZE MÜHENDİSLİĞİ” MÜMKÜN MÜ?

Sevgili okurlar,
ABADEMY, Hayal Et, Planla, Gerçekleştir ilkesinin somut bir örneğidir. Sizinle deneyimimi ve detaylarını paylaşmak isterim.
Mesleğe ilk başladığım 2003 yılında askerden yeni gelmiştim, devlette sözleşmeli personel olarak çalışma imkanı bulmuştum. İstanbul OÇEM’de (OÇEM: Otistik Çocuklar Eğitim Merkezi) yardımcı öğretmen statüsünde çalışmaya başladım.
2004 yılında Şişli’de uzun yıllar özel eğitim alanında çalışan bir aile danışmanlık ve özel eğitim merkezinde, özel gereksinimli çocukları daha fazla tanıma fırsatım oldu. Bu çalışmalarım sırasında farklı eğitim yöntemlerinin uygulandığı özel eğitim programlarıyla tanıştım.
2007’de kurucuları arasında yer alıp, öncelikle hem eğitimci hem de yönetici olarak sonrasında ise sadece yönetici kimliğimle, toplamda 12 yıl görev yaptığım Özel Eğitim Merkezi’nde Uygulamalı Davranış Analizi -uluslararası adıyla-Applied Behaviour Analysis (ABA) sistemini uygulamaya başladım.
ABA, tüm gelişim alanlarına yönelik eğitim programının verilerle planlandığı, aile ve çocuk danışmanlığına eşzamanlı destek verildiği bir sistemdir. Yoğun ve sistemli bir şekilde uygulanması gerekir. Aile eğitimi olmazsa olmazdır. Destekleyici eğitim öğretim yöntemlerinden de beslenir. Oyun oynama programları, duyu bütünleme, konuşma terapisi vb.
ABA, gelişim ve eğitim alanında sadece özel gereksinimi olan bireyler için değil tüm bireylerin desteklenmesi gereken beceri ve davranışları için uygulanabilen bir eğitim sistemidir.
ABA, kullanılan ölçekler ve veri formları sayesinde eğitim profilini ve gelişimi sürekli izleyebildiğimiz, aile paylaşımlarımızda yol haritamızı birlikte oluşturduğumuz şeffaf bir sistemdir.
ABA eğitim profilini oluşturmadan önce çocuğumuzun kronolojik yaşını hesaplar, gelişim alanlarında gösterdiği performanslarında ulaştığı yaş seviyesini belirleriz.
Asıl amaç çocuklarımızın kronolojik yaşı ile gelişim alanlarında ölçerek ulaştığımız yaş seviyesini aynı seviyeye getirmektir. Bu dengeyi sağladığımızda çocuğumuz kendi yaşıtlarıyla aynı ortamda örgün eğitime katılmaya hazır olmuş demektir. Ben bunu ABA yöntemi ile özel eğitimden mezuniyet olarak tanımlıyorum. Aslında ABA = BİLİM

Şu anda eğitim programını bizzat planladığım mezun 23 öğrencim bulunuyor. Paylaştığım tabloda 2003 yılında OÇEM’de başladığım özel eğitim serüvenimin hangi aşamalarla ilerlediğini görebilirsiniz.
Yıl ÇALIŞMA SÜRESİ MEZUN ÇOCUK ORTALAMA (ÖĞRENCİ/YIL)

2003-2004 1 yıl 0 0
2004-2007 3 yıl 3 1
2007-2019 12 yıl 20 1.6

Geçmiş dönemdeki istatistiğe baktığımızda yılda ortalama 1.6 öğrencinin takvim yaşı ile gelişim yaşını eşitleyebilmişiz. Sektörümüz için küçümsenecek bir rakam olmasa da, gelişime ihtiyacı olan bir alan olduğunu gösteren bir veridir.
İşte bu yüzden 2020 yılında İstanbul Mecidiyeköy’de faaliyete başlayan Aba Akademi Danışmanlık Eğitim Araştırma Merkezi, marka kullanım adıyla “ABADEMY”, deki hedefim, yılda en az 3 mezun vermektir.
“Mükemmel iyinin düşmanıdır” ’dan yola çıkarak hep yeni hedeflerle, inovasyon ve kanıta dayalı bilim destekli stratejilerle ilerlemeye devam edeceğiz.

ABADEMY, nörogelişimsel farklılığa sahip çocukların gelişimlerinde hız kazanmalarına yardımcı olmak ve ailelerinin ihtiyacı olan tüm desteği sağlamak üzere çalışmalarını titizlikle sürdürüyor. Uzman ve deneyimli çalışma arkadaşlarımın da gösterdiği emek sayesinde, daha şimdiden hayatlarına dokunup köklü ve olumlu değişiklikleri gözlemlediğimiz çocuklarımız ve aileleri ile 1.yılımızı kutlamaya hazırlanıyoruz.

Şirketimizin Marka Babası, aynı zamanda Marka Konseyi Başkanı, sevgili hocam Bülent Fidan da marka mimarisini oluştururken: “Bana güveniyorsan, ABADEMY hem zekice bir isim oyununa sahip, özellikle ABA sözcüğünü dışarıda bırakmadan, Academy çağrışımı ile bilimsellik içeriyor” diyerek, karar vermekte zorlandığımız üç isim arasından hangisini seçeceğimizi belirledi.

Merkezimizde,
*Özel eğitim alanında, dünyada etkisi bilimsel olarak kanıtlanmış ABA Terapi (Applied Behavior Analysis), Uygulamalı Davranış Analizi,
*VB-MAPP (Verbal Behavior Milestones Assessment and Placement Program), Sözel Davranış Yaklaşımı,
*Theory of Mind – Zihin Kuramı,
*Nutritional and Eating Disorders – Beslenme ve Yeme Bozuklukları,
*Play Skills Programs, Oyun Oynama Becerileri Programları uygulanmaktadır.
Ailelere yenilikçi bir bakış açısı getirerek, otizm ve diğer nörogelişimsel bozuklukların tedavi protokolünü üç aşamalı sistematik bir model olarak sunmaktadır.

Birinci aşama: Çocuğun takvim yaşı ile gelişimsel yaşını eşitlemek için ABA terapi, oyun oynama becerileri, dil konuşma terapisi, ergoterapi vb. gibi konularda çocuk gelişimi ve aile danışmanlığı yapmak.
İkinci aşama: Anne ve babanın kaygı, öfke, tutum geliştirme, empati vb. gibi durumlarını değerlendirme araçlarıyla netleştirip yönlendirmek. Bunun yanında özel bir çocuğa sahip olmanın hayat boyu gerektirdiği esneklik, dayanıklılık ve farkındalık gibi becerileri kazanma yolunda aile danışmanlığı yapmak.
Üçüncü aşama: Ailelere, farklı gelişim gösteren çocuklarının, psikiyatri, nöroloji, genetik tanı, metabolizma, gastroenteroloji, endokronoloji, kbb, göz, diş gibi tıbbi konsültasyonlarını takip etmeleri konusunda aile danışmanlığı yapmak. Gereken alanlarda ilgili hekimlerin tedavi sürecine dahil olmalarını sağlamak.

Yıllar boyu çalıştığım süre içinde, erken dönemde yoğun eğitim alan çocukların zihinsel, iletişim ve sosyal uyum becerilerinde önemli ilerlemeler, otizmin etkisinin ise kayda değer düzeyde azaldığını gördüm.
Erken dönemde yoğun eğitim alan çocukların, daha az yoğun davranışsal eğitim alan çocuklara kıyasla çok daha fazla ilerlediğini; ayrıca, önemli bir bölümünün tipik gelişim gösteren akranlarının düzeyini yakaladığını ve normal eğitim ortamlarına kaynaştırıldığına şahit oldum.

Nörogelişimsel farklılıklar arasında Otizm, akıl sağlığı ve eğitim alanında en çok araştırılan konulardan biri olmuştur. Genetik üzerinde en çok çalışılan konu olurken, uygulamalı davranış analizi (ABA/UDA) de dikkatleri üzerine çekmiş ve köklü geçmişiyle, günümüze kadar en umut vaat edici sonuçları sağlamıştır.
Uygulamalı Davranış Analizi, eğitimciler ve terapistler arasında yaygınlaşmasına rağmen kullanılan yöntem ve prosedürle ilgili yanlış yorumlama ve anlaşılmalar mevcuttur. Farklı sistemler ve ABA sisteminin arasında yapılan doğrudan karşılaştırmaların ABA/UDA’dan üstün olduğu deneyler ve bilimsel çalışmaların yayınlanmasıyla kanıtlanmadıkça, ABA/UDA’nın otizm tedavisinde mevcut en etkili sistem olduğu sonucu geçerliliğini koruyacaktır.

Bu sebeple tüm dünyada pek çok farklı disiplinden araştırmacı ve uygulamacıların, üzerinde çalışmalar yürüttüğü sistemi uygularken, güncellenen yöntemlerle zenginleştirerek geliştirdiğimiz etkinlikleri, ABA/UDA ile hayata geçirdiğimizden dolayı mutluluk yaşıyorum.

Neden bu denli yoğun bir çalışma içinde mezun sayısını arttırmak istiyorum sizce?
Gelin birlikte geçmiş dönemde yapılan bir çalışmaya, maliyet, fayda analizlerine göz atalım.
*ABD’nin Pennsylvania eyaletinde yapılan bir araştırmanın sonuçlarına göre, yoğun erken destek eğitim programlarının çocuk başına yaşam boyu devlete sağladığı tasarruf 650 bin dolar ile 1 milyon dolar arasında değişmektedir (Jacobson ve diğerleri, 1998).

*ABD’nin Texas eyaletinde yapılan bir araştırmada ise, 3 yıl boyunca yoğun erken destek eğitim hizmetinden yararlanarak özel eğitim sürecini tamamlayan bir otizmli çocuğun, yoğun erken destek eğitiminin alternatifi olan 18 yıllık özel eğitim hizmetini almayarak eyalete 208.500 dolar tasarruf sağlayacağı öngörülmüştür (Chasson, Harris ve Neely, 2007).

Aslında bu model ülkemizde yaygınlaştığında, özel eğitimin tedavisi için ayrılan bütçenin özel gereksinimli bireyler için daha işlevsel alanlara yönlendirilmesi söz konusu olacaktır. Kısa vadede sonuç aldığımız bu sistem sayesinde ekonomi alanında da özel gereksinimli bireylere yönelik hayat boyu çözümlerin yer alacağı bütçelere yer açılacağını söyleyebiliriz. Hatta sağlık turizmi alanında da gündemde olup, bölgemizdeki diğer ülkelerden tedavi protokolü uygulaması için de bir göç alacağımıza inanıyorum.

ABADEMY’ nin özel eğitim alanında ülkemizde bir boşluğu doldurup birleştirici olmasını, sektörlerarası iletişim köprülerinin kurulmasını ve farklı fikirlere yön vermesini, disiplinler arası çalışmalara ilham kaynağı olacak buluşmalara vesile olmasını istiyorum.

Ülkemizde dünya standartlarında özel eğitim kalitesini yakalamak için, var gücümüzle çaba gösterip, gereken her an tazelenmeye açık olarak çalışmalarımıza devam edeceğiz.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün bir sözü vardır; “Vatanını en çok seven, işini en iyi yapandır” der. Ülkemizin özel gereksinimli çocuklarının iyi bir gelecek için gelişmesi yolunda devam edeceğiz.